Türkiye KGF kefaletli kredilerin desteğiyle ikinci çeyrekte yüzde 5.1 ile AB’nin iki katından fazla büyürken, OECD ülkeleri arasında birinci G-20’nin en iyi üçüncüsü oldu. Lokomotifliği, harcamalar değil ihracat ve yatırımlar üstlendi. 3. çeyrekte yüzde 7’nin üstüne çıkılması bekleniyor.


Tarihinin en büyük ekonomik ve siyasi saldırılarına maruz kaldığı 2016'da yüzde 2.9 (revizyon sonrası 3.2), bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 5 (revizyon sonrası 5.2) büyüyen Türkiye, yılın ikinci üç aylık döneminde ise 5.1 büyüdü.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından dün açıklanan verilere göre, ekonomi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5.1 ile Avrupa Birliği (AB) ortalamasının iki katından fazla büyürken, G-20 ülkeleri arasında en iyi üçüncü, dünya genelinde ise en iyi beşinci performansı sergiledi. Büyümenin lokomotifliğini ihracat ve yatırımlar üstlendi.

KGF'DEN 1-1.5 PUAN KATKI
Hükümetin, ekonomiyi canlandırmak için sağladığı teşvik ve tedbirlerin yanı sıra, Kredi Garanti Fonu (KGF) mekanizması büyümenin ateşleyicisi oldu. Kredi Garanti Fonu'nun 2017'de büyümeye tek başına 1-1.5 puan destek sağlayacağı öngörülüyor.

YATIRIMLAR HIZLANDI
İkinci çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre tarım sektörü yüzde 4.7, sanayi sektörü yüzde 6.3, inşaat sektörü yüzde 6.8 arttı. Nihai tüketim harcamaları, ikinci çeyrekte yüzde 3.2 artarken, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 9.5 artış gösterdi. Özel ve kamu yatırımlarının büyümeye katkısı 2.86 puan, ihracatın katkısı 2.25 puan, vatandaşın tüketiminin katkısı ise 1.93 puan oldu. Sabit sermaye oluşumundaki artış, yatırım iştahının ve büyümenin devam edeceğinin net sinyali olurken, analistler üçüncü çeyrek büyümesinin, baz etkisinin etkisiyle yüzde 7'yi aşabileceğini belirtiyor.